Kur’ân’da kodlamaya ait bildirimler bulunmuştur. Çok açık bir şekilde 7 ve 19 sayıları ayetlerde vurgulanmıştır. Ayrıca, 19 sayısının fonksiyonları da detaylı olarak Kur’ân’da belirtilmiştir.

—–   15 – Hicr Suresi – Ayet 87 (Mushaf Sırası: 15 – Nüzul Sırası: 54 – Alfabetik: 36)   —–

وَلَقَدْ اٰتَيْنَاكَ سَبْعًا مِنَ الْمَثَانٖى وَالْقُرْاٰنَ الْعَظٖيمَ

Diyanet Meali: 15:87 – Andolsun, biz sana tekrarlanan yedi’yi (âyeti – Fatiha Suresi)  ve büyük Kur’ân’ı verdik.

Yaşar Nuri Öztürk Meali: 15:87 – Yemin olsun ki, biz sana ikişerlerden/ikililerden/iç içe kıvrımlar halindeki çift mânalılardan yedi taneyi ve şu büyük Kur’ân’ı verdik.

—–   74 – Muddessir Suresi – Ayet 30 (Mushaf Sırası: 74 – Nüzul Sırası: 4 – Alfabetik: 65)   —-

عَلَيْهَا تِسْعَةَ عَشَرَ

Diyanet Meali: 74:30 – Üzerinde on dokuz (görevli melek) vardır.

Kur’ân’da 19 dışında da sayılar geçmektedir. Fakat bu sayıların hemen hepsi bir ismi nitelemek için kullanılmıştır. Dört ay, yedi gök, bin ay gibi. Fakat 74. surenin 30. ayetinde “Üzerinde 19 var” diye 19 vurgulandıktan sonra, 31. ayette “Bunların sayılarını da” dendikten sonra 19 sayısının fonksiyonları anlatılmaktadır.

74 – Muddessir Suresi – Ayet 31: Biz o ateşin muhafızlarını hep melekler yaptık. Bunların sayılarını da ancak kâfirler için bir imtihan kıldık ki, kendilerine kitap verilenler kesin bilgi edinsinler, iman edenlerin de imanı artsın. Kendilerine kitap verilenler ve müminler şüpheye düşmesinler. Kalplerinde hastalık bulunanlarla kâfirler de: “Allah bu misalle ne demek istedi?” desinler. İşte böyle, Allah dilediğini şaşırtır, dilediğini de yola getirir. Rabbinin ordularını ancak Rabbin bilir. Bu, insanlar için uyarıdan başka bir şey değildir.

Burada lütfen dikkat edelim ve konunun özünü yakalayalım. Ayette belirtilen, kafirler için imtihan vesilesi kılınan şey nedir? Meleklerin kendisi midir? Sekar (Ateş-Cehennem) midir? Hayır, sayısıdır, 19 sayısıdır. Ayette sayıdan bahsedilmekte, sayının işlevselliği anlatılmaktadır. Kur’ân ayetinde çok açık olarak belirtilmiştir, sayı yani 19 sayısı kafirler için imtihan vesilesi kılınmıştır. 19 sayısının Kur’ân ayetinde belirtilen diğer fonksiyonları aşağıdadır.

Sayısal kodlama sisteminin Kur’ân’da 74:31’de anlatılan fonksiyonları:

1- İnkarcılar için bir imtihan vesilesi (bir sınav, bir problem, başetmeleri gereken bir durum) oluşturacak

2- Kitap verilenlerin (Yahudilerin, Hıristiyanların) kalplerini Kur’ân’a ısındıracak ve onları ikna edecek

3- İnananların kesin bir bilgiyle inanmasını ve imanlarının sağlamlaşmasını sağlayacak

4- İnananların ve kitap verilenlerin kuşkularını yok edecek

5- Kalplerinde hastalık olanları, inkarcıları derin bir sorgulamaya sürükleyecek ve onlara, “Allah bu örnekle ne demek istedi ki?” diye sorduracak,

Gözlem sonuçları:

Kur’ân fihristi, nüzul sırasından farklı olarak karşımıza çıkmaktadır. Nüzul sırasının farklı olduğunu tarihsel kaynaklar bize söylemektedir. Bu fark dikkat çekmektedir. Neden bir farklılık vardır? Gözlemlerimiz sonucunda, Mushaf fihristi ile nüzul sırasının farklı oluşunda çok derin bir anlam olduğunu keşfettik. Mushaf fihristinde çok net fark edilen matematiksel yapı vardır.

Çift ve Tek Simetri Sistemi: Kur’ân fihristinde, sure numaralarının ve içindeki ayet sayılarının oluşturduğu sayı kümesindeki gözlemlediğimiz Çift ve Tek simetrisine, Kur’ân’ın 89:3 ayetinde Çift ve Tek üzerine yemin edilerek dikkat çekilmiştir.

—–   89 – Fecr Suresi – Ayet 3 (Mushaf Sırası: 89 – Nüzul Sırası: 10 – Alfabetik: 25)   —–

وَالشَّفْعِ وَالْوَتْرِ

Diyanet Meali: 89.3 – Çift’e ve Tek’e andolsun,

https://quran.com/89 Meaning: 89.3 – And [by] the even [number] and the odd,

İngilizce mealde çok açık bir şekilde Çift ve Tek ifadelerinin sayı için kullanıldığı bellidir. Çünkü İngilizce de Çift ve Tek kelimeleri için kullanılan Double, Single, Even, Odd, gibi kelimeler vardır. Bu kelimelerin içinden sayılar için tercih edilenler Even ve Odd kelimeleridir. İngilizcede çift sayılar ifade edilmek istendiğinde “Even Numbers” sözcükleri daha uygundur.

 Çift ve Tek simetrisinin kendi içindeki simetrik yapı, 7 ve 19 ikili sayısal kodlama sistemine bağlantıları, bu yapının bir sayısal kodlama içerdiğini ve olağanüstü olduğunu ölçülebilir netlikte göstermiştir. Kur’ân fihristinin orijinal olduğunu Çift ve Tek simetri sistemiyle görüyoruz ve anlıyoruz.

İlerleyen bölümlerde detaylarını paylaşacağım;

• 15. sure 87. ayetteki 7 sayısının vurgulanması ve sayısal kodlama detayları,
• 74. sure 30. ayetteki 19 sayısına vurgu ve 31. ayetteki 19 sayısının fonksiyonlarının Kur’ân tarafından beyanı,
• Fatiha suresinin sayısal kodlamaları ve 96. Alak suresinin (sondan 19.sure ve 19 ayet, ilk inen sure) sayısal kodlaması,

Sayısal kodlama sisteminin nasıl bir yapıda olduğunu anlamamıza yardımcı olmuştur.
Bütün Kur’ân’daki ele aldığım veri kümesinde, Allah kelimesinin sayısı, 19 ve 19’un katları olan ayetlerdeki Allah kelimesinin sayısı, ilgili veri kümesindeki, Besmelenin kelimeleri olan İsim, Allah, Rahman ve Rahim kelimelerinin sayıları, Hurufu Mukatta harflerinin ilgili surelerdeki sayıları ve diğer gözlemlerimdeki ortaya çıkan sayıların 19’un katı olması tamamen tesadüf de olabilir. Fakat karşılıklı ilişkiler yenilerini doğuruyor ve bunlara yenileri ekleniyorsa, bu korelasyonların kasti düzenlenmiş olduğu ihtimali de ciddi olarak dikkate alınmalıdır.  Örnek olarak lütfen Ha-Mim grubu kodlamasına bakınız Sayfa 72. Elde ettiğim matematiksel yapının mükemmel olduğunu, olağanüstü olduğunu ve Kur’ân’ın mükemmel korunmuş olduğunu gözlemledim.

Bu noktada ilahiyatçılara seslenmek istiyorum; birisi Arapça bir metin yazarak size getirse ve “Sizin Kur’ân’ınız insanlar benzer bir sure getiremez diye meydan okuyor, bak ben yazdım ve getirdim, bu getirdiğim sure Kur’ân’daki sureler gibidir, Kur’ân’dakiler gibi olmadığını bana nasıl ispat edeceksiniz” diye sorsa nasıl cevap verecekler, neye dayanarak getirilen bir metnin Kur’ân’daki sureler gibi olmadığını savunacaklar, merak ediyorum. Öğrenmek istiyorum ve açıklamalarını bekliyorum. Kur’ân’ın iddiası bütün İslam aleminin iddiasıdır, dolayısıyla “Kur’ân’ın bir benzerini insanlar getiremezler” iddiasıyla ilgili kriterleri İslam alemi ortaya açık bir şekilde koymalıdır ve bu kriterlerin insanlar tarafından sağlanamayacağını bilimsel olarak göstermelidir. Benim iddiam, gözlemlediğim bu matematiksel yapıların oluşturduğu kriterler bu iddiayı bilimsel olarak ispatlamaktadır. Benim yukarıda sorduğum soruyu cevaplamak, ortaya koyulan bu matematiksel yapı ile mümkündür, getirilen bir metnin Kur’ân gibi olmadığı bu matematiksel yapı ile ispat edilebilir.

Eğer, Peygamberden sonra insanlar, Kur’ân fihristinde ve metni üzerinde değişiklik yaparak, bir veya birkaç ayet ekleme, çıkarma veya değiştirme, hatta bir veya birkaç sure ekleme, çıkarma veya değiştirme yapmış olsalardı bu matematiksel yapı bugün bu şekilde karşımıza çıkmazdı, bozulmuş olurdu. Fakat benim gözlemlerim, matematiksel yapının bozulmadığını, Kur’ân’ın el değmemiş, orijinal ve olağanüstü yani Allah kelamı olduğunu göstermektedir.