Olay o kadar basit ki aslında;
Bakın şöyle düşünün, BESMELE cümlesinin resmini yukarıda verdim. Bu cümlenin/yazının bir insan ürünü olmadığını bana nasıl gösterebilirsiniz? İyi düşünün, olay burada açığa çıkmaya başlıyor. Bu yazı neden insan ürünü olamaz? Bana mantıklı, nesnel, yani sizin beyninizin, düşüncelerinizin dışında, bugün hemen masamın üstünde gözlemleyebileceğim, ölçebileceğim hatta deneyimleyebileceğim bir şey gösterebilir misiniz?
4 kelime ve 19 harften oluşan bir cümle, BESMELE neden insan ürünü olmaz?
Bana inançtan bahsetmeyin, bana kutsallıktan bahsetmeyin, bana tarihi bilgi de vermeyin, yazı bugün önümde. Bugünü, hatta geleceği konuşuyorum, konuşmak istiyorum. Bana nesnel öyle bir şey gösterin ki, bu yazının insan ürünü olamayacağını kabul etmek zorunda kalayım.
İşte olay budur. Önümüzde duran iş budur.
Reşat Halife, Edip Yüksel, bu cümle 19 harften oluştuğu için insan ürünü olamaz dedi(!)
“Bir cümle 19 harften oluştuğu için insan ürünü olamaz” denilebilir mi?
Bunun neresi bilimsel? Bu dikkate alabileceğimiz bir açıklama mı?
Sizin kendi cevabınız, Müslüman aleminin cevabı nedir?
Ve bitmiyor, çok enteresan, Kur’an iddiası çok açık ve net, çok zorlayıcı, Müslümana çok büyük sorumluluk yüklüyor. Bitmiyor, evet! Bu cümlenin, neden insan benzerini getiremez?!!
Müslüman birde bunu açıklamak zorundadır.
Neden insan ürünü olamaz?
Neden insan benzerini getiremez?
Ne kadar zor bir durum? Görebiliyor musunuz? İşte koca İslam alemi, İlahiyat camiası bu yüzden sesiz, hiç konuya dokunmuyor, dokunamıyor, hiçbir yerde dile getiremiyor, üstüne gidemiyor.
İlahiyat camiası, çok ihtiyacı olmasına rağmen, çözümü dinlemek bile istemiyor. Dinlemekten bile korkuyorlar. İlahiyat bu ihtiyacını kendine bile söyleyemiyor, kendi kendine bile dile getiremiyor. O kadar psikolojik olarak batık durumda ki, bundan daha kötüsü olamaz. Farkında değiller demek istemiyorum, eğer farkında değiller ise, durum çok daha vahim bir hal alır.
Bu sorularım bütün hocalarımıza, akademisyenlerimize, bütün profesörlerimize. Lütfen soruların cevabını versinler, bizleri bilgilendirsinler. Biz Müslümanlar Kur’an iddiasına sahip çıkmak ve dile getirmek istiyoruz;
Besmele cümlesi;
Neden insan ürünü olamaz? (Yani, neden 1400 sene önce insan yapmış/yazmış/uydurmuş olamaz?)
Neden insan benzerini getiremez? (Yani, neden bugün ve gelecekte benzerini insan yapamaz, getiremez?)
Kur’an’da 6348 ayet var,
(6236 numaralı ayet + 112 numarasız Besmele)
bunca ayet arasından neden BESMELE ayetini seçtim,
neden bu cümleyi ön plana çıkarıyorum?
Bilirsiniz ve kabul edersiniz ki;
1- BESMELE cümlesi Müslümanın hayatında çok önemli bir yere sahiptir, zira Müslümanın her hayırlı işi bu cümleyle başlar. Ayrıca BESMELE cümlesi Müslümanlar tarafından Kur’an’ın anahtarı olarak kabul edilir.
2- BESMELE cümlesi, bir surenin, on surenin ve Kur’an’ın önemli, belirgin, vazgeçilmez, göz ardı edilemez bir parçasıdır. Bir sure istisna olmakla birlikte bütün sureler BESMELE cümlesi/ayeti ile başlar/açılır.
3- Kur’an’ın bu müstesna cümlesi/ayeti BESMELE, bir surenin, on surenin ve Kur’an’ın, öne çıkan, herkes tarafından rahatlıkla görülebilecek olan, en önemli ortak paydasıdır.
Dolayısıyla bu nitelikleriyle BESMELE cümlesi çok önemlidir, Kur’an’ın iddiasıyla birebir ilişkilidir ve Kur’an iddiasının nüvesidir, merkezini teşkil eder. Eğer onun (Kur’an’ın) benzeri bir sure (10/38) veya onun benzeri on sure (11/13) veya onun benzeri bir kitap (17/88) getirilecekse, ilk önce BESMELE cümlesinin benzeri getirilmek zorundadır.
BESMELE cümlesi kendi içinde matematiksel (kriptolojik) özelliklere sahip olmakla birlikte, aşağıda verdiğim resimde görüldüğü gibi Ha-Mim kodlamalarında; (Resme tıkla detay gör)
ve yine yazının devamında bahsettiğim Kur’an’ın diğer kodlamalarında da görüleceği üzere Kur’an’ın geneline yayılan bir kriptolojik bağlantı ağına sahiptir. Tek bir cümle olarak Besmele cümlesinin bile benzerinin getirilmesinin neredeyse mümkün olmadığını hesaplarken, Kur’an’ın diğer kriptolojik yapılarına bağlantısı itibariyle bir bütünlük arz eden bu cümlenin benzerinin getirilebilmesi için, diğer kriptografik bağlantılarının da sağlaması gereklidir. Aslında burada söylemek istediğim, benzeri getirilemeyecek olan Kur’an-ı Kerim’in kendisidir, taklit edilemez olan bir bütün olarak Kur’an’dır. Kur’an iddiası budur.
Kur’an iddiasının ayetleri aşağıda verilmiştir;
2. Bakara Suresi 23. Ayet: Eğer kulumuza (Muhammed’e) indirdiğimizden (Kur’ân’dan) şüphe içinde iseniz, haydi onun gibi (benzeri) bir sûre getirin, Allah’tan başka güvendiklerinizin hepsini çağırın; eğer doğru iseniz.
2. Bakara Suresi 24. Ayet: Yok yapamadıysanız, ki hiçbir zaman yapamayacaksınız, o halde yakıtı insanlar ve taşlar olan, inkârcılar için hazırlanmış ateşten sakının.
10. Yunus Suresi 38. Ayet: “Onu o (peygamber) uydurdu” mu diyorlar? De ki; “Haydi siz de onun gibi (benzeri) bir sûre getirin ve Allah’dan başka, çağırabileceğiniz kim varsa onu da yardıma çağırın. Eğer sözünüzde sadık iseniz (bunu yapın).
11. Hud Suresi 13. Ayet: Yoksa “onu kendi uydurdu” mu diyorlar? O halde sen de onlara de ki: “Haydi siz de onun gibi (benzeri) uydurulmuş on sûre getirin. Allah’dan başka çağırabileceğiniz kim varsa onları da yardıma çağırın. Eğer doğru söylüyorsanız” (bunu yaparsınız).
11. Hud Suresi 14. Ayet: Yok eğer bunun üzerine size cevap vermedilerse, artık bilin ki, bu Kur’ân ancak Allah’ın ilmiyle indirilmiştir. O’ndan başka ilâh yoktur. Artık Müslüman oluyorsunuz, değil mi?
17. İsra Suresi 88. Ayet: Ey Muhammed! De ki: “Yemin olsun, eğer insanlar ve cinler bu Kur’ân’ın benzerini getirmek üzere toplansalar ve birbirlerine yardımcı olsalar bile, yine onun bir benzerini meydana getiremeyeceklerdir.”
Ben yukarıda sorduğum soruların cevabını aşağıda veriyorum, dileyen okumaya devam etsin.
“Besmele Kur’ân’ın anahtarı niteliğindedir.” Kur’ân’la ilgili birçok ilim adamı Besmeleyi bu şekilde tarif etmiştir. Besmelenin Kur’ân için önemi tartışılmaz niteliktedir. Besmele Kur’ân’ın ilk ayetidir. 19 harften oluşur. Ebced değeri 786 sayısı, kodlama sayıları olan 7, 19 ve 2 sayılarını doğrular.
786 ≡ 7 (mod 19) ve 786 ≡ 2 (mod 7)
Kur’ân’da 112 adet numaralandırılmamış, 2 adet numaralandırılmış olmak üzere 114 Besmele bulunmaktadır. 114 sayısı Kur’ân’ın temel sayısal verilerinden biridir. Kodlama sayıları olan 7, 19 ve 2 sayılarını doğrular.
114 ≡ 0 (mod 19) ve 114 ≡ 2 (mod 7)
Besmele Cümlesinin Matematiksel Karakteristiği
BESMELE cümlesine benzer bir cümle getirme/yazma denemelerinizi bu linkten yapabilirsiniz.
Dört kelime ve on dokuz harften oluşan bir cümlenin barındırmış olduğu özelliklere sahip başka bir cümle, sadece bir cümle, nasıl olurda insanlık tarafından getirilemez!!? İnsanlar bir cümlenin benzerini neden getiremezler. Kendinize bunu açıklamaya çalışın.
Besmele harflerinin sırasına göre ebced değerlerini;
( 2 60 40 1 30 30 5 1 30 200 8 40 50 1 30 200 8 10 40 )
112 numarasız besmeleyi temsil edecek şekilde 112 defa yanyana ardışık olarak yazdığımızda 3696 basamaklı bir büyük sayı oluşur. Bu büyük sayı 7 kodlama sayısını doğrular. ≡ 0 (mod 7)
260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040
≡ 0 (mod 7)
Büyük sayıyı Kur’ân’daki 114 besmeleyi temsil edecek şekilde 114 defa yanyana ardışık olarak yazdığımızda 3762 basamaklı bir büyük sayı oluşur. Bu büyük sayı 7 ve 19 kodlama sayılarını birlikte doğrular. ≡ 0 (mod 7) ve ≡ 0 (mod 19)
260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040260401303051302008405013020081040
≡ 0 (mod 7) ve ≡ 0 (mod 19)
Bu büyük sayıların kodlama yapısını doğrulaması, hemde bu kadar kesin ve açık bir şekilde doğrulaması, insanı derin düşünmeye sevk eder. İyi bir tesadüf açıklaması, kimseyi ikna etmeyecektir. Bu düzenin bir tasarımcısı olduğunu kabul etmekten başka bir seçenek bırakmıyor bizlere.
Besmele Kur’ân’daki yer alış biçimiyle surelerin sıralanışını, yani elimizdeki fihristin orijinal, sistemi oluşturacak şekilde dizildiğini doğrular. Şöyle ki;
1.Fatiha suresinin başındaki Besmele numaralandırılmıştır. 9.Tevbe suresinin başında besmele bulunmamaktadır. Diğer surelerin başlarında bulunan 112 numarasız Besmele sayısına 1.Fatiha suresinin başındaki Besmeleyi eklediğimizde 113 sayısını elde ederiz. Bir adet besmele kayıptır. Bu kayıp Besmele başında Besmele bulunmayan 9.Tevbe suresinden 19 sure sonra 27.Neml suresinin 30. ayetinde karşımıza çıkar ve sayı 114’e tamamlanır.
Buradaki sözü geçen sayılara yoğunlaşırsak;
19 sayısı kodlama sayımız, 27 + 30 = 57 = 19 x 3 ≡ 0 (mod 19), 27 ve 30 sayıları Çift ve Tek simetri sayılarıdır.
30 sayısı 19. Kompozit sayıdır,
114 sure sayısı, temel sayısal veridir. 114 = 19 x 6 ≡ 0 (mod 19) ve ≡ 2 (mod 7), 114 = 57 x 2
Görüleceği gibi bütün ortaya çıkan sayılar sayısal kodlama sisteminin kritik sayılarıdır. Besmelenin Kur’ân’ın anahtarı olarak nitelendirilmesi bence de çok doğru bir tespittir.
Kur’ân’ın toplam olarak 6348 ayetinin içinden, 6236 numaralı ayet ve 112 numarasız BESMELE grupları ayrılır. 6236 numaralı ayet içinden 2 özel ayet, 9.Tevbe suresi 128 ve 129. ayetler özel grupta değerlendirilir. 6236 = 6234 + 2, buradaki 6234 numaralandırılmış ayetler grubu içindeki “Allah” lafzı sayımının detaylarını tablo olarak önceki bölümlerde vermiştim. “Allah” lafzı ile beraber Besmeleyi oluşturan diğer kelimeler olan İsim, Rahman ve Rahim kelimelerinin sayımları sonucunda oluşan diğer tabloları aşağıda görebilirsiniz.
Numarasız Besmelelerin ve Özel Grup (9.Tevbe Suresi 128 ve 129) ayetlerin dışında kalan, 6234 adet numaralandırılmış ayeteler grubuna uygulandı.
İsim kelimesinin geçtiği Sure ve Ayet sayıları:
Rahman kelimesinin geçtiği Sure ve Ayet sayıları:
Rahim kelimesinin geçtiği Sure ve Ayet sayıları:
Besmeleyi oluşturan kelimelerin Kur’ân’ın toplam olarak 6348 ayetinin içinden, 112 numarasız Besmele ve 2 Özel ayetin dışında kalan 6234 numaralandırılmış ayetler grubu içindeki sayımları, yapının matematiksel disiplinini bir kez daha gözler önüne sermektedir. Bu yapının tesadüflere bağlanarak izahı mümkün değildir.
Bir yanıt bırakın